google.com, pub-4218368915119241, DIRECT, f08c47fec0942fa0 google.com, pub-4218368915119241, DIRECT, f08c47fec0942fa0 google.com, pub-4218368915119241, DIRECT, f08c47fec0942fa0 Finansal Göz: Dolarizasyon Hız Kazandı

11 Mayıs 2017 Perşembe

Dolarizasyon Hız Kazandı

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu bankacılık sektörünün Mart 2017’e ait verilerini açıkladı. Bankacılık sektörünün temel göstergelerini bu yazı ile değerlendirmeye çalışacağım. İlk olarak karlılık ile başlayalım. Aşağıda yer alan grafikte bankacılık sektörünün aylık kar rakamları bulunmaktadır. Mart ayında 5 milyar TL, 2017’nin ilk üç ayında da bankalar 13,5 milyar TL kar açıkladılar. Bu rakam 2016 yılının ilk çeyreğine göre, %65 gibi oldukça yüksek bir artışa karşılık geliyor. Mart 2017’de elde edilen kar rakamı, Şubat 2017 ile karşılaştırıldığında da %6,4’luk bir artış söz konusu. Aynı zamanda Mart ayı kar rakamı, 2016 yılbaşından bu yana sağlanan en yüksek aylık kar rakamı. 


Mart ayında bankacılık sektörünün toplam aktifleri 2,87 trilyon TL olarak gerçekleşmiştir. Toplam aktifler Mart ayında bir önceki aya göre %1,6 oranında artış göstererek Ocak 2017’deki düzeyine tekrardan gelmiştir. Bankacılık sektörünün toplam aktifleri önceki yılın aynı ayına göre ise %19 oranında artış göstermiştir. Dolar bazında baktığımızda ise toplam aktif büyüklüğünün 791 milyar Dolar olduğunu görüyoruz. Dolardaki yükselişe paralel olarak 2016’nın son çeyreğinde düşüşe geçen aktif toplamı Şubat ayında 760 milyar Dolara kadar geriledikten sonra iki ay artış göstermiştir. Mart ayında önceki aya göre Dolar bazında %1,1 artan aktif toplamı, önceki yılın aynı ayına göre %7,6 oranında gerilemiş bulunmaktadır.


Aşağıda yer alan grafikte krediler ve mevduat hesapları yer almaktadır. Bankacılık sektörünün toplam kredileri Mart ayında 1,83 trilyon TL olarak rekor düzeyde gerçekleşmiştir. Kredilerdeki artışta en önemli pay, Kredi Garanti Fonu garantileri yoluyla sağlanan kredilere aittir. Krediler bir önceki aya göre %2,4 oranında artış gösterirken, bir önceki yılın aynı ayına göre %21,1 oranında artış kaydetmiştir. Mart ayında mevduat ise 1,52 trilyon TL olarak rekor düzeyde gerçekleşmiştir. Mevduat bir önceki aya göre %2,3 oranında artarken, önceki yılın aynı ayına göre %19,1 oranında artmıştır. Son dönemde kredilerdeki artış oranı mevduatın artış oranının üzerinde olduğu için, Mevduat / Kredi oranı artarak %120,6 seviyesine kadar çıkmıştır. Bu durum bankacılık sektörünün riskini artırdığı için bankalar mevduat toplama yarışına girmişler, böylece mevduat faizlerinde de ciddi artışlar görülmeye başlanmıştır.

  
Bir ülkede yerli para fonksiyonlarını tam olarak yerine getirmediğinde, insanlar tasarruf ve yatırımlarında yabancı paralara yönelebilir. Bu durumun yaşandığı süreçlere dolarizasyon adı verilir. Dolarizasyon hakkında daha detaylı bilgi için ilgili yazımı okuyabilirsiniz. Bankalarda yabancı para cinsinden açılan hesaplara da tevdiat hesabı adı verilmektedir. Dolarizasyonun en önemli göstergesi tevdiat hesaplarının toplam mevduat hesaplarına oranıdır. Aşağıda yer alan grafikte tevdiat hesaplarının toplam mevduata oranının Eylül ayında %39 ile en düşük değerinde olduğunu görüyoruz. Dolardaki değer artışına paralel olarak tevdiat hesaplarının oranı artarak Ocak 2017’de %44,5’e yaklaşmış, Şubat ayında ise bir miktar düşerek %44 düzeylerinde gerçekleşmiştir. Dolardaki rekor düzeylerin kar satışlarını beraberinde getirmiş olduğunu söyleyebiliriz. Mart 2017’de ise bu oran %44,5 ile 2016 yılbaşından bu yana en yüksek seviyesine çıkmıştır. Dolayısıyla Türkiye’de yaşanan dolarizasyon sürecinin hız kazandığını söyleyebiliriz.

            
            Doların TL karşısında değer kazanması ile dolarizasyon arasında sıkı bir bağ vardır. Doların değerinin arttığı dönemlerde tevdiat hesaplarına yönelimde artıyor. Türkiye’de 2011 yılında bu yana dolarizasyon yaşandığı söylenebilir. Tasarrufların neredeyse yarısının yabancı para cinsinden tutuluyor olması yerli paraya olan güvenin iyice azaldığının göstergesidir.
Son zamanlarda genişlemeci maliye politikaları ile ekonomik büyüme önceleniyor. Hatta büyümenin enflasyona tercih edildiğini de söyleyebiliriz. Gerçi yüksek enflasyon ile sağlanan büyümenin istikrarlı olmadığı düşünüldüğünde bunun iyi bir tercih olmadığı da görülebilir. Kredi Garanti Fonunun garantisi altında, işletmelere kullandırılan kredilerin birkaç ayda 160 milyar TL’ye ulaştığı belirtiliyor. Kredi / Mevduat oranını artıran, %120’e ulaştıran en önemli faktör de bu. Bu oranın Türkiye bankacılık sektörü için ideal düzeyinin %80 civarında olduğunu Yapay Zeka ile önceki bir çalışmamda tespit etmiştim. Bankalar mevduat faizlerini artırarak bu oranı bir miktar aşağıya çekme çabasında olabilirler. Ancak yüksek enflasyon ortamında mevduat getirileri hala reel de negatif olma riskini taşıyor.

1 yorum:

  1. Millet almış devlet destekli krediyi (hem de referandum öncesi ,tesadüf iste) gömmüş dolara...ne güzel dünya

    YanıtlaSil